Cumartesi, Mart 24, 2012

Kargalar / Bize göre



Hani bu sene kargalara harp ilan edilmişti? Ya bu tepemizde sürü sürü uçuşan karakuşlar ne? Her sabah gözlerimi, semalardan gelen paslı sesler gıcırtısıyla açıyorum. Sanki binlerce çelik makas, göklerin lacivert rengini doğramak için, durmadan açılıp kapanarak, havada cehennemi bir gürültü ile şakırdıyor. Bahar geleli kargalar sınırsız bir neş'e içinde! Sanki insan silahına karşı yeni üstünlüklerini kutluyorlar. Vapura gitmek için geçtiğim tarlaya konan kargalar, şimdi gelip geçenden zerre kadar korkmuyor. Aksine, bu tank gibi madeni bir zırhla her tarafı kaplı kuşların yuvarlak kanlı gözü ve çelikten gagası, garip bir tehditle insana doğru çevriliyor. Öyle ya! Galip mağluba başka türlü mü bakacaktı?
Kargalara karşı her sene açılan muazzam savaşın böyle boş neticeler vermesi, hasmımızın zekâsı hakkındaki eksik bilgimizden ileri geliyor. Serçe gibi zayıf bir hasımla dövüşmediğimizi bilmeliyiz. Evliliği insanlardan daha iyi tatbik eden ve koku alma duygusu köpeklerden bin kere daha kuvvetli olan bu et yiyici kuş, bir sopayı bir tüfekten ayırmak hususunda en seri bir anlayış kabiliyeti gösteren sayılı kanatlı hayvanlardan biridir. Yapılan bazı araştırmalara göre karga üçe kadar saymayı da biliyor: ' İki avcı, bir adaya, karga avına gitmişler. İlk tüfek patladıktan sonra, tabii kargalar adadan uzaklaşmışlar. Avcılardan biri ada terk etmiş, kargalar geri dönmemişler ve ancak ikinci avcının da adadan çıktığını gözleriyle gördükten sonra ağaçlarına dönmüşler. Üç avcı ile aynı tecrübe, aynı neticeyi vermiş. Fakat avcı sayısı üçü geçince, rakamı seçmek hususunda karga zekâsının dumanlamağa başladığı görülmüştür.
Çoğumuzdan akıllı olan bu çelikten dökülmüş zeki kuşla uğraşmak için avcı tüfeği değil, mitralyöz lazım


A.H